• Yurt Dışı Turlar

    Molestias suscipit et quae eveniet praesentium. Repudiandae delectus officiis itaque ullam. Delectus molestiae officia ad nobis eveniet. Quasi nihil sit vero error. Laborum eius ea tempora incidunt eligendi qui. Quo aliquam ullam quis libero in nobis natus. Aperiam ullam perferendis cum. Doloremque sit quo ducimus nulla et alias. Quo labore eum commodi et. Ut et iste quia quidem aspernatur. Doloribus dolor tempore voluptatem enim asperiores at. Recusandae ratione accusamus molestias ut. Assumenda et expedita animi quia rerum.

  • Antarktika ve Arktika

    Voluptatem rerum ducimus impedit nesciunt sunt voluptatum porro. Perspiciatis quis a sequi corporis. Velit a explicabo autem voluptates quia doloremque iure molestiae. Quibusdam dolor cum possimus reprehenderit consequuntur. At dolores et incidunt aut placeat. Molestias repellendus esse cum voluptatem nihil et consequuntur. Quidem est et dolorum magni expedita quisquam. Ex rerum sed a rerum officia. Nisi qui iusto nihil eaque aspernatur nemo autem. Beatae labore non nemo et. Quia et neque modi. Voluptatem cumque recusandae est reiciendis est dolorem dolor. Aut veritatis et odio quibusdam.

  • Vahşi Yaşam safarileri

    Quis eos vitae vitae aliquid sint repellat ut. Sed porro temporibus sit unde. Exercitationem quis ut consequuntur omnis. Est repellendus aut necessitatibus in odio. Corporis aut minus et esse omnis non. Est itaque omnis facere voluptatem dolorem perferendis esse. Aut nostrum aut sed dicta dolores dolorum. Autem autem sint nihil illum. Dolores ullam alias ut ea et quod vel. Earum nihil iste labore illo.

  • Tren Yolculukları

    Non voluptatum harum qui. Consequatur et magni et distinctio consequuntur magnam. Rem minima magnam magni placeat atque. Molestiae aliquam ducimus voluptas corrupti qui delectus. Soluta qui vero quod voluptas et est voluptatem. Minus aut tempora facere cum soluta alias consequatur. Accusamus atque illo minus nobis. Sequi nobis sint numquam sed rerum cupiditate. Et similique quibusdam quibusdam ratione qui.

  • Yürüyüş Turları
  • Yurt İçi Turlar
  • Köşe Bucak İstanbul

    Eos minima sit ad et consequatur atque. Odit placeat quae ad a. Beatae earum sapiente dicta facere incidunt sint ducimus. Repellendus consequatur pariatur reprehenderit nemo. Est quibusdam quia nihil repudiandae laboriosam ut. Et eligendi placeat deleniti. Laboriosam mollitia quo et nulla nisi rerum modi quia. Sed ipsam qui fuga qui et eum sit. Reprehenderit alias iste iure sit cupiditate. Aut dignissimos et aut cum in doloribus corrupti temporibus. Omnis delectus voluptatem ut sapiente ipsum deleniti harum quae. Minus repellendus reprehenderit officiis ex et quam veniam. Iste qui voluptatem cupiditate dolor sequi deleniti magnam. Voluptas ut expedita et eos quaerat voluptatum.

SVALBARD
Kuzey Kutbunda Altı Ay Gündüz Altı Ay Gece

Ülke :

NORVEÇ

Dönem :

12-17 Şubat 2026 (Satışı Sürüyor)

Fiyat :

4.950 Euro (Uçak Bileti - Tüm Turlar - Öğle-Akşam Yemeği Dahil)

Vize :

Schengen Vizesi

Ulaşım :

Türk Hava Yolları

Süre :

5 Gece 6 gün

Oteller :

4* Oteller

İçerik :

Kültür, Tarih, Doğa, Safari ve Keşif Gezisi

TARİH VE FİYAT BİLGİLERİ TARİH VE FİYAT BİLGİLERİ PROGRAM TALEBİ WHATSAPP REZERVASYON

Dahil Olan Hizmetler:

Türk Hava Yolları ile İstanbul-Oslo-İstanbul uçak biletleri
Yerel Hava Yolları ile Oslo-Svalbard-Oslo uçak biletleri
Tüm havalimanı vergileri ve bilet servis ücretleri
4* otellerde toplam 5 gece kahvaltı dâhil konaklama
Otel ve şehir vergileri (turist vergileri)
Özel seyahat sağlık sigortası
Özel iptal & güvence poliçesi (Son Güne Kadar Tur İptal Hakkı)
Yurt dışı çıkış harçları
Yerel mekanlarda alınacak 1 adet öğle yemeği
Yerel mekanlarda alınacak 1 adet akşam yemeği
Svalbard I (Kar Motorları ile Kutup Ayıları Safarisi ve Sonsuz Buz Çölü)
Svalbard II (Snowcat Kar Araçları ile Kuzey Işıkları Safarisi - Adventdalen Vadisi)
Svalbard III (Husky kızakları ile Karlı Arktik Orman Safarisi)
Svalbard VI (Barentz’in Kulübeleri ve Kuzey Işıkları Altında Geyik Yahnisi)
Svalbard V (Arktik Prizmalar: Buz Mağaraları Safarisi)
Svalbard VI (Longyearbyen’de Nuh’un Gemisi: Tahıl Ambarı)
Norveç Keşfi I (Oslo ve Kuzeyin Melankolisi)
Norveç Keşfi II (Kuzey Kaşiflerinin İzinde Fram Müzesi)
Programda belirtilen tüm müze ve ören yeri giriş ücretleri
Tüm şehirler arası transferler
Havalimanı-otel-havalimanı transferleri
Matilda Travel profesyonel Türkçe rehberlik hizmeti
Yerel rehberlik hizmeti
Rehber, sürücü ve araç masrafları (Otoyol, park, ulaşım, konaklama, yemek vs.)
Rehber ve sürücü bahşişleri (Gezimizde bahşiş toplanmıyor)

Dahil Olmayan Hizmetler:

Schengen vize ücreti (150 Euro)
Fazla bagaj ücreti, otel ekstraları ve kişisel harcamalar


Gezi İçeriği ve Ayrıcalıkları:

1596'da iki Hollanda gemisi Norveç kıyıları açıklarından dolaşarak Asya'nın kuzeyine ulaşmayı hedefledi ve Amsterdam'dan yola çıktı. Kuzey Kutbuna doğru yol aldılar ancak Kuzey Denizi rotasını ararken rastlantı eseri manzarasından etkilendikleri bir kara keşfettiler. Bu seferin lideri Hollandalı denizci ve kaşif Willem Barents işte o an adanın adını çoktan vermişti. Ada "Engebeli Tepeler" anlamına gelen "Spitsbergen" olarak tarihe geçecek ardından tüm bu takım adalar Svalbard olarak anılacaktı. Willem Barentsz ise adını başarılarından ötürü bütün bir denize; Barents Denizi'ne ve Svalbard'daki küçük bir maden yerleşkesi Barentsburg'a verecekti. 

Kaşif Barentz'in izinde TÜRKİYE'DEN İLK DEFA ve SADECE MATİLDA'DA Svalbard ve kuzey kutbunu kutup gecelerinde keşfetmenin heyecanını yaşıyoruz. 

Bir uçak, bir kutup ayısı ve 24 saatlik gece: Svalbard! 

Evet; Şubat ayında tamamen karanlık bir dönem olan kutup gecesini yaşamak için Avrupa’nın bittiği adaya yolculuk ediyoruz. Rotamız Google Maps’te bile kaybolan 78° kuzey enleminde son medeniyet Svalbard. Güneş hiç doğmayacak, ancak gün içinde 2 saat göreceğiz aydınlığı o da sanki bir dolunay varmış gibi, koyu lacivert bir renkte. Kutup ışıklarının görülebileceği en iyi zaman olan bu "karanlık kış" döneminde Svalbard’ın yoluna düşüyoruz ve dünyanın bittiği yerde bizler kendimizi buluyoruz. 

Buz Krallığında: Svalbard

Kuzey’in uçsuz bucaksız sessizliği, insanı önce ürkütür sonra büyüler. Svalbard’a adım atacağımız ilk an, dünyanın sınırlarını geride bırakmış gibi hissedeceğiz. Havalimanının dışına çıktığımızda, rüzgârın içinden buz taneleri fısıldar gibi geçecek önce ve nefesimiz havada asılı kalacak. Ufuk çizgisiyle gökyüzü, gri ile beyazın birbirine karıştığı bir tabloya dönüşecek. Burada zaman bile donmuş gibi. Toprağa basar basmaz ayaklarımızın altında çıtırdayan kar ve buz, her adımımızda bizlere bu uzak diyarın kadim tarihini anlatacak. Svalbard, bir gezi destinasyonu değil bir deneyim… Burada doğayla konuşmayı öğrenecek, sessizliğin dilini anlayacak ve dünyanın ne kadar geniş, ne kadar hırçın ama bir o kadar da narin olduğunu hissedeceğiz. 

Beyaz Devlerle Buluşma: Kutup Ayıları Safarisi ve Sonsuz Buz Çölü

Sabahın erken saatlerinde, Longyearbyen’in kenarındaki küçük kulübede buluşuyoruz kutup uzmanı ekibimizle. Kar motorları yan yana dizilmiş bizleri bekliyor; motorları çalıştırılmadan bile unutulmayacak bir macerayı vaad ediyor ve rehberlerimizin uyarıları her zaman sabit: Burada kuralları doğa koyuyor. Bizler sadece misafiriz. Termal kıyafetler, kasklar ve gözlüklerle donandıktan sonra kar motorlarımızı çalıştırıyor ve soğuğun sessizliğini parçalıyoruz. Yavaş yavaş Longyearbyen geride kalıyor ve kar fırtınasının ardında siluetler kayboluyor. Önümüzde uçsuz bucaksız bir beyazlık, altında donmuş fiyortlar ve uzakta buzulların diş gibi sıralandığı bir dağ hattı. Güneş, ufka yakın bir noktadan asla tam yükselmiyor, ışık gün boyu altınla gümüş arasında gidip geliyor. Motorlarımız, buz kütlelerinin arasından geçerken hafifçe titriyor ve karın üzerinde bıraktığı izler adeta birer geçici sanat eserine dönüşüyor. Önümüzde uzanan sonsuz beyazlık bilinmeyen bir haritaya dönüşüyor, yönümüzü belirleyen tek şey rüzgârlar  ve rehberimizin sessiz işaretleri oluyor. Ve işte o an! Rehberimizin elini kaldırmasıyla kar motorları bir anda susuyor. Nefeslerimizi tutuyoruz. Sessizlik öyle derin ki, kulaklarımızda kendi kalp atışımızı duyabileceğiz. Dürbünlerimizi çıkarıp ufka doğru bakıyoruz. Buzun üzerinde ince bir gölge hareket ediyor, bembeyaz karın ortasında gri-beyaz bir leke: Kutup Ayısı. Bu anın büyüsü, kelimelerle ifade edilemeyecek kadar yoğun. Karla aynı renkteki devin yavaş adımlarla ilerleyişini izliyoruz. Her hareketinde bir zarafet, her adımında bir güç.. Devasa patileriyle karı ezerek ilerleyen bu varlık, sanki binlerce yıldır bu beyaz krallığın tek hakimiymiş gibi davranıyor. Gözlerimiz birbirine değdiğinde, aramızda sessiz bir anlaşma oluşacak: birbirimizin dünyasına saygı göstermek. Bu anın ritmini bozmuyoruz. Güneş, ufukta donmuş denizin üzerine ince bir altın çizgi gibi düşerken, ayının gölgesi karın üzerinde uzanıyor. Sonra sessizce yürüyüşüne devam edip ufka karışıyor.

Svalbard’da bir gün, sadece doğayı gözlemlemek değil, onun bir parçası olmaktan geçiyor. Kar motorlarının ritmik uğultusu, rüzgârın serinliği, ayının sessiz görkemi… Hepsi birer hikâye gibi birleşiyor. Ve bizler, her gezimizde hikayelerin izini sürüp onun bir parçası olan gerçek gezginler, o anın içinde, insanın küçüklüğünü ve doğanın büyüklüğünü bir arada hissediyoruz. Geri dönüş yolunda gökyüzü yavaşça mora dönüyor. Kutup güneşinin alçak açısıyla kar kristalleri parlıyor, her biri minik bir prizma gibi gökkuşağı saçıyor. Motorlarımızın ardında ince bir kar bulutu yükselirken, içimizde derin bir sessizlik kalıyor tıpkı Svalbard’ın kendisi gibi. Burada, dünyanın ucunda, doğa insanı sınamıyor aslında; sadece kim olduğumuzu yeniden hatırlatıyor.

Siyah Gökyüzünde Yeşil Işık: Svalbard Aurora Deneyimi (Adventdalen Vadisi)

Akşamın çöküşüyle birlikte, Svalbard'da gökyüzü yavaş yavaş karanlığa gömülür. İşte o an, bir sihir da başlar: Kuzey Işıkları (Aurora). Yeşilin, morun ve pembenin dans ettiği auroralar, gökyüzünü bir tabloya çevirir. Her dalga, bir fırça darbesi gibi doğanın paletinden süzülür ve yavaş yavaş gökyüzünün derinliklerinde bir masal anlatır. Bazen ışıklar ince ve titrek, bazen de öfkeli bir nehir gibi gökyüzünde kıvrılır. 

Bu sihrin bir parçası olmak için yola çıkacağız bu sefer. Snowcat araçlarımızı Adventdalen vadisine süreceğiz kuzey ışıklarını avlamak için. Svalbard'da Kuzey Işıkları safarisi, sadece bir tur değil, bir meditasyon. Karla kaplı patikalarda yürürken, nefesimizin buharı havada dans ediyor ve bizler kendimizi auroraların yumuşak parıltısına bırakıyoruz. Fotoğraf makinelerimiz olsa da, hiçbir lens bu anın büyüsünü tam anlamıyla yakalayamıyor; çünkü Svalbard, anı hafızanıza kazımak için yaratılmış bir coğrafya. Doğa burada hem sert hem de cömert. Her adım, her nefes, hayatın sınırlarını ve güzelliklerini yeniden hatırlatıyor. Svalbard’da kuzey ışıklarıyla buluşmak, zamanın ve mekanın ötesine geçmek. Bu saf ve büyülü ışıklar altında, insan kendini hem kaybolmuş hem de bulunmuş hissediyor; sanki evrenin bir parçası olmuş gibi, ama aynı zamanda evrenin sonsuz gizemi karşısında hayranlıkla duruyor. Ve işte orada, buzulların ve yıldızların arasında, doğa ve sanat birleşiyor; bizler ise sadece izliyor, hissediyor ve yaşıyoruz. 

Arktik Büyü: Snowcat ile Svalbard Buz Mağaraları

Svalbard kuzey kutbu yolculuğumuz donmuş dünyanın fantastik buz mağaraları ile devam ediyor. Bu kez gün ışığının alacasında snowcat kar araçlarımız biniyor, karlı dar geçitleri aşıp derinlere gizlenmiş buz mağaralarına yol alıyor ve kuzey kutbunun saklı yer altı dünyasına merhaba diyoruz. Buz mağaralarına yaklaştıkça, taşın ve karın ötesinde bir dünyanın kapıları aralanıyor. Mağaranın girişinde ışık, buzun yüzeyine vurarak gökyüzünü küçücük prizmalara bölüyor. İçeri girdiğimizde, mavinin saydam tonları ve beyazın sessizliği arasında yürürken, sanki dünyanın en eski sırlarını fısıldayan bir koridorda yol alıyoruz. Damlayan su damlaları, ritmik bir melodinin parçası gibi yankılanıyor; her damla, mağaranın milyonlarca yıllık geçmişini anlatıyor. Buzun dokusu, taşın sertliğini andırırken, her kırık ve çatlak adeta bir tablo gibi önümüzde seriliyor. Burada doğa hem sanatçı, hem de sergilenen bir eser gibi. Svalbard’ın mağaraları safarisi bir his ve bir zaman yolculuğu. Gökyüzündeki ışıkların altında, bu donmuş dünyanın büyüsünü içimize çekerek, sıradan hayatın karmaşasının ne kadar uzağında olduğumuzu anlıyoruz. 

Barentz'in Kulübeleri ve Aurora Altında Geyik Yahnisi: 

Svalbard'da çok özel bir deneyim daha bizleri bekliyor. Bu defa Breinosa dağının eteklerine yol alıyor ve 16.yüzyılda Svalbard’ı keşfeden Willem Barentz’in kışladığı kulübenin bir kopyası olan ahşaptan mekanda gerçek bir Svalbard kamp yemeğine konuk oluyoruz. Breinosa Dağı’nın soğuk ve sessiz eteğindeki bu kulübe rüzgarın beyaz tozlu karlarla dans ettiği ve zamanın ağır ağır aktığı bir yer. Kapıyı itip içeri girdiğimizde, odanın sıcaklığı ve odun sobasından yükselen hafif duman, bizleri önce dış dünyanın keskin nefesinden kurtarıyor. Pencereden bakınca uçsuz bucaksız tundra kuzey ışıklarının altında her an bir parıltı kazanabiliyor. Mutfakta, ağır tencerede kaynayan geyik yahnisi, odanın içini, toprak ve orman kokusunun derinliğinde bir sıcaklıkla dolduruyor. Birazdan yumuşacık et yahnisi sofralarımıza gelecek ve kök sebzelerle beraber ağzımızda eriyecek. Baharatların hafif dumanlı aroması, kulübenin tahta duvarlarına sinmiş eski anılarla da birleşiyor ve sade bir akşam yemeğini sanki zamanın kendisiyle dokunmuş bir seremoniye dönüştürüyor. Pencereden gökyüzüne bakacak ve muhtemelen kuzey ışıklarının usulca yükseldiğini göreceğiz. O an Barentz'i hislerini daha iyi anlayacağız. Svalbard’ın vahşi yalnızlığı ile insana dair küçük zevklerin ne kadar derin bir uyum içinde olabileceği hissi. Geyik yahnisi bittiğinde, sobanın ya da bir ateşin etrafına oturup Svalbard'ın sessizliğini dinlerken, Breinosa’nın eteklerindeki bu küçük ahşap kulübenin aslında dünyanın en büyük zenginliğine, huzura açılan bir kapı olduğunu anlayacağız. Her kaşık, her nefes, bu kuzey mucizesinin sessiz bir şarkısı aslında. 

Longyearbyen’de Nuh’un Gemisi: Tahıl Ambarı

Svalbard takımadalarının ünlü kasabası Longyearbyen, dünyanın en ilginç mekanlarından birine ev sahipliği yapıyor: Nuh'un Gemisi olarak anılan meşhur Tahıl Ambarı. Kar ve buzla kaplı tepelerin arasında, beton ve çelikten örülmüş bu devasa depo dünya genelinde tarımsal öneme sahip tohum çeşitlerine ev sahipliği yapıyor. Dünya üzerindeki gen bankalarında bulunan yiyecek tarımı için önemli tohum çeşitlerinin bir felaket durumunda yok olma riskine karşı bir sigorta gibi saklanması hedeflenmiş. Adeta bir kıyamet projesi olarak geliştirilen ve buzların içinde yatan Nuh’un Gemisi olarak anılan ilginç tohum ambarını da göreceğimiz yerler arasında çünkü burası yalnızca bir yerleşim değil; bir umut manifestosu, insanlığın gelecek kuşaklara bıraktığı bir vaat. 

Vahşi Doğa Sadık Dostlar: Husky Safarisi Deneyimi

Svalbard’ın donmuş toprakları, gri mavinin ve beyazın tonlarını öylesine ustaca bir araya getirir ki, her bakış bir tablo, her nefes bir şiir gibi akar. İşte burada, husky kızak safarisi ile doğanın kalbine doğru bir yolculuğa çıkıyoruz. Kızak, karla kaplı düzlüklerin üzerinde hafifçe kayarken, köpeklerin neşeli havlamaları sessizliği örten ritmik bir müzik gibi yükselecek. Bu canlı, parlak gözlü huskilerle aynı ritmi paylaşmak, doğayla sessiz bir diyalog kurmak gibi; her hareketlerinde özgürlüğün, vahşi doğanın ve sadakatin izlerini görmek mümkün. Kızak ilerledikçe, havada hafif bir ses titreyecek; rüzgarın melodisi, köpeklerin ayak izlerinin karla buluştuğu anda çıkardığı ritmik tıkırtılar… Bu, doğanın en saf senfonisidir. Zihnimizde, Jules Verne’in kuzey maceralarını ve Hemingway’in sert ama yalın doğa tasvirlerini anımsatan bir hikaye oluşacak; insanın doğayla olan mücadelesi, aynı zamanda onun büyüsüne kapıldığı anların destanı. Bizler bu destansı deneyimler ve bu masalsı kuzey topraklarından ayrılırken, geride sadece ayak izlerimizi değil, aynı zamanda ruhumuzda açılmış bir beyaz tuvali bırakacağız. Unutmuyoruz; Seyahat Sanattır..

İlginizi Çekebilecek Diğer Geziler

Merkez Ofis

Merdivenköy Mah. Bora Sok. No:1 NİDAKULE Kat: 7
Göztepe/İstanbul
Telefon:          +90 216 468 88 30
Fax:                   +90 216 357 02 32
E-posta:           [email protected]
İzmir Ofis

Kültür Mah. Cumhuriyet Bul. No:137
Konak/İzmir
Telefon:          +90 232 232 45 32
E-posta:           [email protected]

E-Bülten