DUBAİ ve ABU DHABİ
Birleşik Arap Emirlikleri'nde İhtişamlı İkili

Gezi İçeriği ve Ayrıcalıkları:

Şimdi nefesleri tutmanın vakti! Görenler için yepyeni bir gözle yepyeni bir heyecanla yeniden keşfetme, hiç görmeyenler içinse sabırsızlanma vakti! Körfezin incileri Dubai ve Abu Dhabi'yi bir araya getiriyor, SADECE MATİLDA'DA da "Çöl Yıldızları Altında Vaha Konaklaması”nı deneyimliyoruz. 

Lahbab Çölü'nde Bir Gece:

Güneşin ritmine göre şekillenen Arap kumullarında kurulu vaha kampında eşsiz bir konaklama deneyiminin tadını çıkarıyor, yıldızların altındaki çöl gecesinde uyuyup vahada ruhsal bir yolculuğa çıkmanın hazzını yaşıyoruz. Çöl ortasındaki bir vahada uyumanın ve uyanmanın keyfini  “Çöl Üzerinde Balon Safarisi” heyacanı ile sürdürebilme şansı da yakalıyoruz. Sıcak hava balonu turlarında Dubai çölü, tamamen yeni bir bakış açısıyla deneyimleniyor Gün doğumunda uçsuz bucaksız altın rengi manzarayı gezginlere sergilemek için tasarlanan turda; kumulların üzerinde pürüzsüzce süzülen balonun dinginliği yaşıyor ve bu unutulmaz macerada çölün ihtişamını adeta içimize çekiyoruz. Her uçuşun birbirinden benzersiz bir haz sunduğu bu deneyime Dubai’nin meşhur “Şahin Gösterileri” de dahil. Çöl üzerinde doğacak kızıl güneşi balonla gökyüzünden izlemenin keyfini yaşarken balonumuzun yanında süzülüp uçacak eğitimli şahinimizi de izliyoruz. Bu sıra dışı deneyim Dubai ve Arap Yarımadası doğal miraslarına ait nadir bir bakış açısı sunarken, özel fotoğraf kareleri ve videolar da bu ikonik manzarayı kalıcı anılara dönüştürüyor.  

Çölde Yaratılan İhtişam: Dubai

Çölde yaratılan ihtişama tanıklık etmek için Birleşik Arap Emirlikleri’ni oluşturan yedi ülkeden biri olan Dubai’yi keşfe çıkıyoruz. Akıllara durgunluk veren mimarisiyle dünyanın en yüksek binası olan Burj Khalifa ve hemen yanında yer alan dünyanın en büyük alışveriş merkezi Dubai Mall, dünyanın ilk 7 yıldızlı oteli olarak tarihe geçen efsanevi Burj Al Arab’a da ev sahipliği yapan ve Dubai’nin simgesi haline gelmiş ünlü Palmiye Adası, birbirinden ilginç mimarilere sahip gökdelenler ve lüks yatlara ev sahipliği yapan Dubai limanı göreceğimiz yerler arasında.

Dünyanın En Büyük Çerçevesi: Dubai Frame

Şehrin simgesi haline gelen Dubai Frame, 150 metre yükseklikte yükselerek modernliği kültürel mirasla harmanlıyor. 2018 yılında tamamlanan yapı, günümüzde Dubai'nin en sevilen cazibe merkezlerinden biri. Görkeminin ötesinde, Frame Dubai'nin hikâyesini de yansıtıyor. Dubai'nin bir balıkçı köyünden metropole dönüşümünü yansıtarak adeta, bugünü ve geleceği birleştiriyor. Kuleler bugünün tarihini yansıtırken, gökyüzü köprüsü yarını çağırıyor. İslam sanatını anımsatan altın kaplamalarla süslenmiş ve Meşrebiye tasarımından ilham alan bir cepheye sahip olan Dubai Frame, Arap yarımadası geleneklerine de saygı duruşunda bulunuyor. Mimarisi, Dubai Frame'in yaşayan tarihini, Dubai'nin zaman içindeki olağanüstü yolculuğunun bir kanıtı olarak ortaya çıkıyor. Dubai Frame'de ülkenin dününe, bugününe ve yarınına yapacağımız yolculuk sonrası Jumeirah sahilinde deniz, kum ve güneş keyfi de bizleri bekliyor. 

Abu Dhabi'de Sürat Motoru Keyfi:

Bu kez rotamız Birleşik Arap Emirlikleri’nin başkenti ve körfezin diğer gözde köşesi Abu Dhabi. Varışımızı takiben Memlükler’den Osmanlı’ya uzanan geçmişi ve bembeyaz çarpıcı mimarisiyle ünlü Şeyh Zayid Cami’ni ziyaret ediyoruz. Ardından Birleşik Arap Emirlikleri’nin en eski taş binalarından olan tarihi Alhosn Kasrını ve kale müzesini geziyoruz. Daha sonra Abu Dhabi’nin ilgi çekici silüetini bu kez körfez suları üzerinden keşfetmek üzere marinaya varıyoruz. Sürat botları-tekneler ile denize açılıyor, balıkçı köylerinden Lulu Adası’na korniş boyunca turluyoruz. 

Geleneksel Ruha Nadir Bir Bakış Açısı: Al Fahidi

Dubai’de rotamız bu sefer çölde yaratılan ihtişam değil emirliğin eski yüzünü keşfedeceğimiz Al Fahidi. Önce Dubai koylarının geleneksel ahşap tekneleri Abra’lara biniyor ve yerel tüccarların teknelerini demirledikleri doğunun limanlarının, gökkuşağı gibi arka arkaya sıralanmış Arap yelkenlilerinin, klasik Dubai evlerinin ve minarelerin rüzgar kulelerine karıştığı Oryantal manzaraların keyfini sürüyoruz. Ardından Eski Dubai’nin kültürel ve tarihi özünü en çarpıcı şekilde yansıtan Al Fahidi’de yürüyüşe çıkıyoruz. Şehrin geleneksel ruhuna nadir bir bakış açısı sunan sokaklarda adımlıyor, modern mimarinin gölgesinin altında keşfedilmeyi bekleyen zengin bir kültür ve tarih hazinesinin izini sürüyoruz. Eski balıkçı evleri ve kerpiç yapılarla çevrili dar sokakların her biri doğunun limanlarının geleneksel yaşam tarzına dair bir hikaye anlatıyor. Tarçın kokularının safran aromalarına karıştığı Baharat Çarşısı, göz kamaştıran Altın Çarşısı, kumaş dükkanları ve çanak-çömlek gibi zanaat atölyeleri ile Eski Dubai, asırlık denizcilik bilgisine sahip doğu limanları sakinlerinin ve eski Emirlik yaşamının hala canlı bir temsilciliğini yapıyor. Sokakları saran baharat kokuları arasında dolaşmaya devam ediyor, geleneksel Emirlik müziklerinin ahenkli ezgilerine kulak veriyor, Arap kahvelerini yudumlayıp, yerel el sanatlarını ellerimizle deneme fırsatını da kaçırmıyoruz.

Körfezin Kınası: Gün Batımında Çöl Safari ve Bedevi Gecesi

Özel 4x4 araçlarımıza biniyor ve Dubai çöllerine doğru safariye çıkıyoruz. Kum tepelerini aşıyor ve eski zaman Arap tarihinin izinde uçsuz bucaksız çölün mistik atmosferini deneyimliyoruz. Çöl geleneklerini de yaşayacağımız bu ilginç deneyimde deve sırtında da çölü yaşayabilir, geçici çöl kınaları yaptırabilir ya da çölün avcıları şahinlerle fotoğraf çektirip anılarınızı ölümsüzleştirebilirsiniz. Daha sonra çölde destansı bir gece bizleri bekliyor. Çöl ortasında kurulu Bedevi kampında ağırlanıyor, çöl ateşi etrafından geleneksel çöl müzikleri ile raks edenleri izlerken barbekü akşam yemeğimizin de tadını çıkarıyoruz.

Jumeirah'ta Deniz, Kum ve Güneş:

Körfezin sularının keyfini en konforlu çıkaracağımız dönemde Jumeirah'tayız. Çoğunlukla alçak katlı özel konutlar ve otel projelerinden oluşan bir sahil yerleşim bölgesi olan Jumeirah, birçok gezginin aşina olduğu bir yer. Günümüzde ne kadar popüler bir turistik cazibe merkezi olarak gözükse de 1969 yılında keşfedilen Jumeirah Arkeolojik Alanı'ndaki kazılar, bölgenin tarihinin Abbasiler dönemine, yaklaşık MS 10. yüzyıla kadar uzandığını gösteriyor. Bölge, Hindistan ve Çin'i Umman ve Irak'a bağlayan bir kervan yolu üzerinde yer alıyor. Günümüzde pahalı müstakil mülklere sahip kişilerin yaşadığı bir yerken tarihsel olarak balıkçıların, inci avcılarının ve tüccarların meskeni olduğu biliniyor. Bizler Jumeirah'ın dünü ve bugünü arasında kadife kumsallara uzanıp körfezin masmavi sularının tadını çıkarma şansına sahip olacağız.